'Düşlerin Ressamı’ olarak bilinen ünlü sanatçı Murat Yılmazyıldırım, hayatını anlattı.
İsteyip
de yapamadığınız ya da hayal ettiğiniz bir şey var mı?
Murat Yılmazyıldırım, Düş Sokağı Sakinlerinden bu yana yalnız ilerliyor. Yazdığı parçaların birçoğu hayranlarını ağlatan cinsten. Duygusal yanı ile herkesi etkileyen Yıldırım, o parçaları şöyle yorumladı: "Ben çok ağladım bu gayet
normal. Ben yaptığım şarkıdan sonra ellerimi açıp Allaha yalvardığımı ve hüngür
hüngür ağladığımı bilirim."
Müziğe
nasıl başladınız?
Çocukluğumdan beri müziğin içindeyim. Aileden ve
doğuştan gelen müzik aşkımla alakalı olarak, 1981 yılından beri de klasik gitar
eğitimiyle büyüdüğüm için o altyapı ile oradan bu zamana kadar geçen bir müzik
serüvenim var. 1984’ten itibaren Beste yapmaya başladım ve hala devam ediyorum.
Kısaca şunu söyleyebilirim, Kendi hayatımı müzikle birlikte yoğunlaştırıp bu
zamana kadar getirmiş biriyim.
Sizi
dinleyenler hala kaç tane albümünüz olduğunu bilmiyor. 1 albüm diye alıyorlar
içerisinden 12 albüm çıkıyor. Bu nasıl oluyor?
Senin de söylediğin gibi benim albümlerimin
içerisinde albüm var. Benim yurtdışı için yaptığım 1 albüm 12 albümden
oluşuyor. O zaman o rakamın nerelere ulaşacağını tahmin edin. Ben 12 albümümün
her birini bir yılda çıkartsaydım diğer albümlerimi piyasaya çıkartamazdım
şirketler kabul etmezdi. Onun için ben o 12’yi paket halinde 12’ye böldüm.
Mevsimlerin ve ayların isimlerini kullanarak 12 tane albüm yaptım. Onun üzerine
gitseydim ne iksir albümü çıkardı nede diğerleri. Duble albüm 2 albümdür. 2
ayrı hikâye anlatan albümdür ben onu tek albümde topladım. İnsanlar bunu
bilemiyor.
Düş
Sokağı Sakinleri
grubunun dağılması ile ilgili internet sitelerinde birçok söylenti dolaşıyor.
Bu durumun aslını sizden öğrenmek istesem?
Oraya girmesek daha iyi olacak. Yeri geldiğinde
söyledim ama artık yoruldum. İnsanlar yerlerinde rahat durmazlar, sürekli
eleştirmek için bahane ararlar ve desteksiz sallarlar. Yukarıda Allah var
doğrusunu o biliyor. Bu konunun gerçek yüzünü basın dâhil birçok insan da
biliyor. Ama ben hiçbir zaman bunu su yüzüne çıkartmadım.
Bin’den fazla parçanız var. O kadar
parçayı yazmak zor olsa gerek. Murat Yılmazyıldırım bu parçaları yazarken nasıl
bir hal alıyor?
Ben gayet normalimdir ama anormal olduğum zamanlar
da oluyor. Üzüntülü olduğum, yerin dibine vurduğum zamanlar da oldu çok coşkun
ve mutlu olduğum zamanlarda. Yani yazman benim için çok normal. Mesela yoldan
geldim birazdan konsere çıkacağım şimdi de parça yazabilirim. Benim için fark
etmiyor yani. Özel bir şey de yapmıyorum. İnsanlar kendilerine odalar
ayırırlar, inzivaya çekilirler. Bu dünyanın en büyük bahanelerinden biridir.
Böyle bir şey olamaz. Yetenek varsa vardır, yoksa yok bu iş zorlayarak olmaz.
Düş
Sokağı Sakinlerinden,
‘Düşlerin Ressamlığına’ geçişinizi
hayranlarınız nasıl karşıladı?
Gerçek hayranlarım çok normal karşılandı. Ama
anormal karşılayanlar da oldu. Bunu yapanların kendilerine sorular sormaları
lazım. Çünkü hayat devam ediyor. İnsanlar koşullar gereği bir takım tercihlerde
bulunurlar. Ve koşullar insanları başka başka noktalara atar. Son derece
huzurlu ve mutluyum. Çünkü ben hayatım boyunca yalnız müzik yapmaktan
hoşlandım.
‘Serbest vezin ve sembolik şizofreni’ adında
bir kitabınız var. Bu kitabın çıkış noktası neydi, böyle bir kitap yazmak
nereden esti?
Ben 1984 yılından beri yazıyorum. Sadece şimdiye ait
olan bir şey değil. O kitabım çıkanlardan bir tanesi. Çıkmayan birçok kitabım
daha var. Yaptığım müzik gibi bir kitap yaptım. Biraz uçuk bir kitaptır ama
okunabilecek bir kitap.
Parçalarınızdaki
Murat Yılmazyıldırım romantik ve duygusal bir adam. Gerçekte de böyle
misinizdir? Karakteriniz duygusal ve romantik mi?
Bu genetik bir şey, yani kromozomlarımdan
kaynaklanıyor. Hayata biraz daha duygusal bakmak benim karakterimde var. Çok
fazla da yükleme yapmak istemedim. Her şey kendiliğinden gelişiyor. Benim
kırılgan bir yapım vardır. Bazen çok fazla derinlere giderim, onu da çok fazla
kişi anlayamaz. Ama mütevazı bir dünya insanı gibi ayaklarımın yere basmasından
hoşlanırım. Benim için herhangi bir problem yok, her şey olması gerektiği gibi
gidiyor.
Örnek
aldığınız ya da idolüm dediğiniz birisi var mı?
Hayatım boyunca hiç kimseyi örnek almadım ve kimseye
idolüm demedim.
|
Yaptığınız
parçalar arasında sizin için özel bir anlam ifade eden var mı?
Hayatım boyunca o kadar şarkı yazdım ki hepsi benim
için ayrı ayrı özel. Ben şarkılarıma yükleme yapmam. Ben 1 şarkı ile 2 saat
geçirebilirim. Çok sevdiğim şarkılarım var ama hiçbiri için buna daha fazla
yükleneyim demedim. O kadar çok ki beğendiğim şarkım bunu tekilleştiremem. Ben
şuna da karşıyım: 1 şarkın tutar. Hayat boyu o şarkının ekmeğini yersin. Herkes
seni o şarkıyla anar ve tanır. İnsanlar aynı adamdan 3 şarkı dinleyerek ömür
geçirirler. Ben öyle birisi değilim. Bir şarkıya yükleme yapmam. Severler onlar
için farklı anlam taşır ama ben o ayrımın içerisine girmem.
Parçalarınızda
bir ağlama hissi bırakıyorsunuz. Söylerken de ağladığınız zamanlar oluyor. Bu
parçaları yazarken ağladığınız oluyor mu?
Ben çok ağladım bu gayet normal. Başkaları başka
şeyler hisseder ama ben kendimi bildim bileli böyleyim. Hiçbir şey yaşamadığım,
kurguladığım bir şarkımda bile hüngür hüngür ağlayabilirim. Bu hep böyle oldu
ve halada böyle oluyor. Ben yaptığım şarkıdan sonra ellerimi açıp Allaha
yalvardığımı ve hüngür hüngür ağladığımı bilirim.
En
büyük hayaliniz?
Hayatım boyunca içimde saklı tuttuğum en büyük düşüm
ülke yönetmek.
|
Benim en büyük hayalim ülke yönetmek. Çocukluğumdan
beri bu hayali getiriyorum. Günümüz dünyasında insanların nasıl siyaset
yaptığını bildiğim için ülke yönetmek isterdim. Hayatım boyunca içimde saklı
tuttuğum en büyük düşümdür bu, tabi bir ütopyadır. Böyle de öleceğim, çünkü
mümkün değil.
Kayseri’de
daha önce de konser verdiniz. Burayı nasıl buluyorsunuz?
Türkiye’de konser vermediğim il kalmadı. Ben bu
konuda ayrım yapmam. Benim için doğu, batı, kuzey veya güney. Benim için hiçbir
şey fark etmiyor. Sadece iletişim kurmak önemli. Eğer iletişim kuramıyorsan il
fark etmez.
Hayranlarınız
ile aranız nasıl?
Hayatım boyunca iyi oldu. Ben hayranlarımdan çok iyi
insanlar tanıdım. Ve görüştüğüm, konuştuğum dünya kadar hayranım var. Bu işin
en güzel tarafı bir çok insanın sizi sevmesi ve sizinle görüşüyor olması.
Murat Yılmazyıldırım’ı bir cümle ile tanıtsanız ne söylerdiniz?
Dünyada dünyaya gelip, aslında bu dünyaya ait olmayan bir mahlukat.
Yeni
albüm çalışmalarınız var mı?
Çalışmalar bitti, albüm Temmuz ayında çıkacaktı
fakat sözünde durmayan insanlar oldu. Bu nedenle başka arayışlar içerisindeyiz
şu anda.
Konserleriniz
ve albüm çalışmalarınız sürüyor. Şu anda hayat nasıl?
Hayatım hep rutin geçiyor. Önceki yıllarda daha
yoğundum ama artık o kadar yoğun değilim. Ben eskiden bir giderdim 120 gün
gelmezdim. Şimdi öyle değil. Artık hayatta, insanalar da değişiyor.
Son
olarak neler söylemek istersiniz?
Aslında söylenecek çok şey var ama. İnşallah
herkesin hayatı tertemiz olur, insanlar sevgi ve saygı içinde geçirir yaşamını,
bebekler terör belasının olmadığı bir ortamda büyüyüp yetişir, analar gözyaşı
dökme, dünyada savaşlar olmaz, yukarıya avuç açıp dua ederler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder