23 Eylül 2013 Pazartesi

“TRT BİR OKUL, HALA ÖĞRENİYORUM”

TRT İstanbul Radyosu Türk Sanat Müziği Ses Sanatçısı Tuğçe Pala, 20 yıldır görev yaptığı TRT'yi okul gibi görüyor. 


Daha önceleri radyodan dinlerdim. Bazı günler denk gelirse Akşam Sefası programından bakardım ona. Ben çok küçükken ünlenmişti o. Devlet sanatçısı olarak şarkılar söylemişti. Büyük bir ses sanatçısıydı benim için. Zaten hayranlıkla bakardım. Kayseri’ye bir düğüne özel davetli olarak gelmiş. Önemli bir düğünde birkaç parça seslendirmesi istenmiş. Düğünü çekmek için gitmiştim oraya. Haber yapmaktı amacım. Haberimi çekmiştim ve gitmek üzereydim. Daha sonra kapıda ayakta beklerken gördüm onu. Karşımdaydı kendisi. Yine upuzun boyuyla göz alıyordu. Gittim yanına “Merhaba” dedim. Vakit kaybetmeden röportaj yapmak istediğimi söyledim. Ve hemen soruları ardı ardına sıraladım. Ayaküstü bir sohbet oldu. Kim olduğumu bile bilmeden sıcakkanlılıkla sorularımı yanıtladı. En sonunda “Eklemek istediğiniz bir şey var mı?” dedim. Teşekkür etti ve “Daha kim olduğunu bilmiyorum ismini öğrenebilir miyim” diye yanıt verdi. Orada tanıştık. Kendisini uzun süredir dinlediğimi ve sevdiğimi söyledim. İşte Tuğçe Pala ile yaptığımız kısa ve ayaküstü sohbetten ayrıntılar.

Bu işe ne zaman gönül verdiniz? O zaman kaç yaşındaydınız?
12 yaşımdan itibaren bu işe gönül verdim. Ses üzerine çalışmalar yaptım. Liseden sonra devlet konservatuarını kazandım.

TRT’de ne zaman başladınız?
1994 yılında TRT’nin açmış olduğu sınavları kazandım. Sözleşmeli olarak orada müzikal yaşantıma başladım.

O günden bu yana ne gibi değişimler oldu? Bu değişimin farkında mısınız?
Başladığım günden bu yana çok büyük bir gelişim oldu. Hala öğreniyorum. Bu işte hiçbir zaman ben oldum diyemezsiniz. TRT’nin bana kattığı çok şey var. Orası bir okul gibi. Okulda öğrendiğimizin çok daha fazlasın orada öğrendik.
Bir Ses Sanatçısı olarak şarkı söylemek size ne hissettiriyor?
Şarkı söylemek benim için yemek, içmek gibi bir şey. Şarkı söylemeden geçirdiğim bir gün yok. Şarkı söylerken şarkının ne anlattığıyla ilgilenirim. O anda ona konsantre olurum. Bence şarkı söylemek aşık olmak gibi bir şey.

Kendi besteniz var mı?
 Kendi bestem yok. Bestelemeyi de düşünmüyorum. Herkes işini yapmalı. Ben yorumlamayı biliyorum. Bunu bildiğim için kendi işimi yapıyorum.

Bir dönem Akşam Sefası programını sundunuz? Şuanda ise radyoda program yapıyorsunuz. Görsel ve işitsel iki kanalda program yapan biri olarak ikisi arasındaki farkı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Akşam Sefası programını bir süre sundum. O zaman ekrandaydım. Şuanda da radyodayım. Hem radyoda hem televizyonda insanlara hitap etmek çok güzel. İkisinin de farklı güzellikleri var. Ekrandayken daha çok kişiye hitap ediyorsunuz. Vücut dilide çok önemli. Radyo ise kapalı kutu gibi anılmasın. Orada da birçok telefon bağlantısı yapılıyor. İnsanlarla iletişim kuruyoruz. İkisi de çok farklı duygu.

Konserleriniz devam ediyor mu? Daha çok nerelerde konser veriyorsunuz?
 Türkiye’nin çoğu yerinde konser vermişimdir. Gitmediğim konser vermediğim yerler en uç noktalardır. Bundan dolayı mutluyum. Özellikle İstanbul’da çok konserim oldu. Halada İstanbul’da konser vermekteyim.


“Bence şarkı söylemek aşık olmak gibi bir şey. “
Gezici bir sanatçı olmak sizin için nasıl?
Gezmek güzel. Değişik yerleri görmeyi, gezmeyi seviyorum. Dediğim gibi çok ilde konser verdim. Buda hoşuma gitti. Değişik insanlar gördüm ve tanıdım. Her zaman sevmişimdir bunu.

TRT’den başka bir yerde çalışmayı düşündünüz mü? Bundan sonrası için farklı düşünceleriniz var mı?

TRT Türkiye’de bir numara. Bir devlet kuruluşu olarak sanata ve sanatçıya destek veriyorlar. Benim için ideal bir yer. Benim çalışma düşünceme de uyuyor. TRT’de devam etmek istiyorum. Başka bir yerde çalışmak hiç aklımdan geçmedi.

TUĞÇE PALA KİMDİR?
TRT İstanbul Radyosu Türk Sanat Müziği Ses Sanatçısı, Tuğçe Pala İzmir, Gaziemir doğumlu. 1974 yılında İzmir Gaziemir'de doğdu. Babasının subaylık mesleği nedeniyle okul hayatının büyük bir bölümünü farklı illerde ve okullarda tamamladı. Çocukluk yıllarında müziğe olan tutkusu anne ve babası tarafından fark edilince müzik çalışmalarına yönlendirildi. Bulundukları illerde faaliyet gösteren musiki cemiyetlerinde çalışmalarına 12 yaşında başladı. Kanun dersi almaya başladı. Daha sonraları, Türk Musiki Konservatuarında çalışmalarda bulundu.
1990 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı'nın açmış olduğu Ses Eğitimi Bölümü sınavlarına girdi. Bu sınavlardan sonra, konservatuara başladı. Beş senenin ardından 1995 yılında mezun oldu.
Konservatuar yıllarında Tülun Korman, Tülin Yakarçelik, Belkıs Aran, Alaaddin Yavaşça, Bekir Sıtkı Sezgin, Selahattin İçli, Naime Batanay, Yavuz Özüstün, Nevzat Atlığ, Oğuz Parlar, Hurşit Ungay, Erdoğan Berker ve Hakan Talu gibi eğitimcilerden ders aldı.
Konservatuarda eğitim gördüğü senelerde, 1994 yılında İstanbul Radyosu'nun açmış olduğu; yetiştirilmek üzere, ses sanatçısı sınavına girdi ve aynı sene İstanbul Radyosu'nda akitli ses sanatçısı olarak göreve başladı. Radyo çalışmalarının yanı sıra birçok konserde görev aldı. Festivallerde ve İstanbul Türk Müziği günlerinde konserler verdi.
Almanya, Rusya, Yunanistan, Cezayir, Türkmenistan başta olmak üzere birçok ülkede resmi görevlerde bulundu. Yurt içinde de TRT görevlerinin dışında, Türk musikisine katkıda bulunmak amacıyla, birçok ilde dernek, kuruluş ve yardım konserlerine katıldı. Bu katkılarından dolayı almış olduğu ödüllerin yanı sıra, TRT'de; Ankara ve İstanbul'daki ve birçok ildeki televizyon ve radyo programlarında görev aldı. 2002 yılında İstanbul Radyosu'nda kadrolu ses sanatçısı olmaya hak kazandı. TRT’de yayınlanan Akşam Sefası programını uzun süre sundu. 5 Haziran 2012'de Kerem Seven ile hayatını birleştirdi. Halen TRT İstanbul Radyosu'ndaki ses sanatçılığı görevine devam etmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder