17 Mayıs 2014 Cumartesi

"SABİM KAPATILSIN"

Türk Sağlık Sendikası Şube Başkanı Dr. Ünal Polat, sağlık çalışanlarının sorunlarını anlattı. Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi’nin(SABİM) çalışmaları iyi sonuçlar doğurmadığını belirte Polat, SABİM'in kapatılması için girişimlerde bulunulması gerektiğini savundu. 

‘’Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi’nin(SABİM) çalışmaları iyi sonuçlar doğurmuyor. Hastalar bu birimi suistimal ediyor. Sağlık çalışanlarına iftiralar ediliyor. Hiç yapmadığı şeyler yaptı deniyor. SABİM ise sağlık çalışanlarına direk soruşturma açıyor. Soruşturma sonunda sağlık çalışanının haklı olduğu ortaya çıkıyor. Fakat haksız şikâyet eden kişiye yaptırım uygulanmıyor.’’

Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezinin tam olarak görevi nedir. Çalışmaları nelerdir?
SABİM ’in görevi hastaların şikâyetlerini toplayıp bunları hastanelere bildirmek. Yani olayın ne olduğunu anlamaları tabiki zor. İnternet üzerinden çalışıyor. Şikâyetleri alıyor. Bana şunu dedi, bunu dedi gibi… Ondan sonra da hastanelere soruşturma açıyorlar. Bir sağlık çalışanına haksız yere suçlama yapıldığı zaman yaptırım uygulamıyorlar. Durum böyle olunca da bu birim suistimal ediliyor. Bütün şikâyetler haksız demiyorum. Fakat vatandaşa yansıyan her hangi bir şey olmadığı için rahat rahat isteyen istediğini yazıyor. Devamlı sağlık çalışanının üstüne gidiliyor. İhbarların çoğunluğu haksız yere yapılıyor.

Salık çalışanlarının Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi ile ilgili problemlerinden genel olarak bahseder misiniz?
Özellikle bizim sağlık çalışanları olarak rahatsız olduğumuz konu Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezine(SABİM) bir şikâyet geldiği zaman her hangi bir şey sormadan sağlık çalışanını suçlu ilan ediyorlar. Hatta internette yayınlıyorlar. Her ihbarda ciddi bir şey varmış gibi soruşturmaya tabi tutuyorlar. Bu sağlık çalışanlarının üzerinde psikolojik bir baskı oluşturmaya başladı. Güya sağlık çalışanlarının haklarının birimi de var hastanelerde. Nedense bunu aktifleştirmiyorlar. İş çok tuhaf bir hal aldı. Yani devamlı şikâyet ediliyorsunuz. Bu da Sağlık çalışanlarının çalışma şevkini kırıyor. Yine dolaylı olarak hastalar bu işten etkileniyor. Sağlık çalışanları çekinerek çalışmaya başladı. Rahatsız oldular bu durumdan. En son bir doktor arkadaşımızın SABİM soruşturması nedeni ile intihar etmesi bu durumun geldiği noktayı gösteriyor. Bu olay sağlık çalışanlarını daha da etkiledi. Bir şey var ya da yok diyemiyorsunuz. Sürekli şikâyet ediliyorsunuz. Şikâyet çok güzel soruşturuluyor. Fakat vatandaş haksız çıktığı zaman kimse bir şey yapmıyor. Şikâyet edenin sağlık çalışanına haksızlık ettiği ortaya çıkınca mutlaka yaptırım uygulanması lazım. Yani bunun bir suç olması lazım. Herkesin kafasına göre bir sağlık çalışanı hakkında atıp tutmaması lazım Çalışanları suçlamak bu kadar ucuz olmaması lazım. Biz bunun için tepki koyuyoruz. Bizim arkadaşımız bu yüzden intihar etti. Biz bu yüzden performans düşüklüğü yaşıyoruz. Bu durum bizi çok rahatsız ediyor.

Hocam peki bu durum nasıl düzelebilir?
Sağlık Bakanlığındaki çalışan haklarını koruma birimleri devreye girerek aktif bir rol almalı. Bununla birlikte gereksiz yere yapılan bu ihbarlar ve suçlamalar eğer ki sağlık çalışanının bir suçu yoksa şikayet edene de bir şekilde ceza verilmesi yaptırım uygulanması lazım. Yani bunu yapmak suç olmalı. Bu durumun suistimal edilmesinin önüne geçilmesi lazım. Eğer sağlık çalışanının bir suçu varsa vatandaş dilediği gibi şikâyet etsin. Buna bir sözümüz yok. Hakkını arayacak tabiki. Fakat bizlere iftira atmasınlar. İftira attığı için sağlık çalışanlarının intiharına neden oluyorlar. Sağlık çalışanlarının psikolojilerini bozuyorlar. Sağlık çalışanları bu durumu düzeltmek için çalışsınlar. Bize bu noktada yardımcı olsunlar. Başka türlü bu sorun çözülmez.

Sağlık Çalışanları bu durumlardan korunmak için bir çalışma yapıyor mu? Sağlık Çalışanlarının bu tarz birimleri var mı?
Sağlık Çalışanlarının bu iş için çalışan sendikaları var. Bunun için çalışmalar yapılıyor. Geçen gün yaptığımız basın açıklaması da bunun bir örneğiydi. Basın mensupları da yardımcı olur inşallah bu konuda bize. Sağlık çalışanları bu konuda uğraşıyor. Ama tabi bu konunun daha üst seviyede dillendirilmesi lazım. Ankara’da, Bakanlık’ta ve yüksek makamlarda değerlendirilmeli.

Peki, bu durum ne zamandan beri yoğunlaştı. Yoksa geçmişten beri bu durum böyle mi?
Bu durum 3 yıldan beri bu boyutta. 3 yıldan beri sağlık çalışanlarının üzerinde çok ağır bir baskı var. Buda sağlık çalışanlarını çok fazla sıkıntıya sokuyor.

Sağlık çalışanlarının başka ne sorunları var? Daha içeriye doğru bakarsak. Haksız şikâyetler dışındaki sorunlar neler?
Bir performans sistemi var. Hastalara nasıl baktığınızla ilgilenmiyor. Sen hastaya iyi muamelemi gösteriyor musun, ilgileniyor musun? Bununla ilgilenmiyorlar. Sadece kaç hastaya bakmışsın bununla ilgileniyorlar. Bu durum sağlık çalışanının performansını sayıyla ölme oluyor. Bu büyük bit yanlış. Sağlık çalışanlarının sosyal haklarında son 5 yıldır mesai şartları, tahinler ile ilgili problemler hepsi artarak devam ediyor. Sağlıkta dönüşüm diye uygulanan bir program var. Bu program sağlık çalışanlarının aleyhine işliyor. Sağlık çalışanları mutsuz ve isteksiz çalışıyor. Benim kanaatimce bu etkenler sağlık çalışanlarının verimini düşürdü.

Peki, bu durumun sorumluları kim?
Sistemi değiştirmeye uğraşanlar bu durumun sorumlusu. Bu sistem değişikliklerinin sağlık çalışanlarını nasıl etkileyeceğini düşünmüyorlar. Çalışmalar yapıyorlar fakat sonuç çıkmıyor. Hastaları memnun edeceğiz, yüzünü güldüreceğiz diye çalışan siyasiler sağlık çalışanlarını sıkıntıya sokuyorlar. Mutsuz olan bir sağlık çalışanının bir hastayı mutlu etmesi imkânsız. Sağlık çalışanını düşünmeyen bir sistem başarısız olmaya mahkûmdur.

Sağlık çalışanlarının mutlu olması için neler yapılmalı?
Yapılan uygulamalar sağlık çalışanlarını nasıl etkiler bunu düşünmeliler. Sağlık çalışanlarının bu konularda sözü olması lazım. Mesela performans değerlendirilecek. Nasıl değerlendirilecek? Bunu sorması lazım. Herhangi bir birimi bir yere koyacaksın veya bir birimi düzenleyeceksin. Bunu sağlık çalışanlarına da sormak lazım. Maalesef bizim ülkemizde bu yapılmıyor.

Bir Doktor olarak bir hastadan hakaret yemeniz sizi nasıl etkiler?
Huzurlu çalışamam. Çok kolay değil sağlık sektöründe çalışmak. Biz makine değiliz ki. Doktor makine değildir. Sonuçta bizde insanız. Mesela, vatandaş geliyor usulsüz istekte bulunuyor. Hasta ortalıkta yok ama onun adına ilaç yazdırmak istiyor. Haliyle yazamıyoruz. Bu durumda sorumlu tutuluyoruz. Yazamadığımız için de hakaret işitiyoruz. Sonra da şikâyet ediliyor.

Son olarak neler söylemek istersiniz?
Sağlık çalışanlarının çalışma ortamı düzeltilmeli. Onlar mutlu olmadan hastalar mutlu olamaz. Burada hastaları mutlu görmenin anahtarı sağlık çalışanlarının mutlu olması. Mutlu olmak derken biz bir şey istemiyoruz. Fakat çalışma ortamımız düzelsin. Hastalarla muhatap olduğumuz zaman bir hakaret yediğimiz zaman, haksız şikâyet aldığımız zaman arkamızda birileri dursun. İdare bize destek olsun. Maalesef şu anda arkamızda bu destek yok. Emeklilik hakkımız düzelsin. Diğer haklarımız düzenlensin istiyoruz. Bütün bu olumsuzluklar sağlık çalışanlarının üzerinde. Sağlık çalışanlarının hakları düzeltilmeden sağlık sisteminin düzeleceğine inanmıyorum.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder